bize ulaşın

formu temizle
gönder

Tebrikler

Mesajını başarılı bir şekilde iletildi.

Tamam

Belki bazıları için üzücü ama son zilini çalarken çalar saatinizi gerçekten özleyecek misiniz? Belki de “mutlak son” düşündüğümüzden daha yakın olabilir…

Çevrimiçi bir satış platformu geçenlerde akıllı telefonların yükselişine paralel olarak, ölmek üzere olan 10 teknolojik ev aletinin listesini yayınladı. Sonu gelen ev aletlerinin başında çalar saatler vardı. Sebebini anlamak kolay; her akıllı telefonda bir alarm özelliği var ve bu özellik çalar saat kullanmak kadar kolay. Uzun bir tren yolculuğuna çıkıyorsak ve uykuya dalmaktan korkuyorsak bir çalar saat yerine bir cep telefonunu seçeriz, çünkü telefonlarımız nasıl olsa yanımızda olacaktır.


Listede saatlerin dışında, navigasyon aletleri ve fotoğraf makinaları (flip kameralar) da vardı. Bu da çok şaşırtıcı değil. Çoğumuz saate bakmak için telefonumuzu çıkarırız. Akıllı telefonlarımızdan bulunduğumuz veya gitmek istediğimiz yeri belirleriz. Fotoğraf makinaları için de benzer bir durum geçerli. Örneğin Nokia Lumia dahil olmak üzere birçok telefon şirketi eskiden olduğundan çok daha iyi fotoğraf çekebilen telefonlar yaptıklarını söylüyorlar ve sadece fotoğraf ve video çekebilen basit dijital kameralar yok olup yerlerini akıllı telefonlara bırakıyorlar. Akıllı telefon, teknoloji pazarının şişmesine rağmen, yerinde dimdik dururken bunun e-öğrenme için anlamı nedir?

Mobil öğrenme yöntemi; performans geliştirme, ürün tanıtımı eğitimi veya sabah İstanbul trafiğinde uygulanabilecek küçük eğitimler olsun, bir eğitim programı için mükemmel bir tamamlayıcıdır.

Buradan anlamamız gereken, geleneksel eğitimin ya da bilgisayar tabanlı (masaüstü) öğrenmenin de çalar saatin yolunda gideceği anlamına mı geliyor? Sanmıyoruz.


Mobil öğrenme yöntemi; performans geliştirme, ürün tanıtımı eğitimi veya sabah İstanbul trafiğinde uygulanabilecek küçük eğitimler olsun, bir eğitim programı için mükemmel bir tamamlayıcıdır. Ancak bazı eğitim programlarının, önden yapılması gereken temel bölümleri vardır ve bazı konular, küçük ekranlara uygun olmayan uzun çalışmalar gerektirirler. Hiçbirimiz pilotlarımızın veya doktorlarımızın bütün eğitimlerini mobil yoluyla almış olmalarını istemeyiz… Değil mi?


Öğrenme uzmanları olarak bu kadar temel bir cihaz olan akıllı telefonları kullanış şeklimizde bilgili ve etkin olmalıyız. Eğer akıllı telefonlar sonuçta bugünün standart video oynatıcıları, uydu navigasyonlarının ve walkmen’lerin bıraktıkları boşluğu dolduracaklarsa, e-öğrenme endüstrisinin bunun getireceği yeni fırsatlara karşılık vermesi gerekir.


Eğer sizde değişik araçlarla öğrenme stratejinizi güncelleyecekseniz veya yeni başlıyorsanız bizimle tanışabilirsiniz.

Einstein 10 Şubat 2020

Referanslar